Deniz Yılanı: Zehirli ve Paradoksal

Kobralarla yakından bağlantılı deniz yılanlarını, karasal akrabalarından ayıran en büyük özellikleri, vücutlarının derin sulardaki basınca adapte olabilmesidir.
Deniz Yılanı: Zehirli ve Paradoksal

Son Güncelleme: 12 Eylül, 2019

Mercan resifi yılanı olarak da bilinen deniz yılanları, paradoksal hayvanlardır. Normalde kara yılanlarının yanına yaklaşmayacak bazı kişiler, bu yılanlarla birlikte yüzmekten keyif alırlar.

Deniz yılanları sadece kendilerini korumak için saldıran, dalgıçların sosyalleştiği barışçıl hayvanlardır.

Öte yandan, mercan resifi yılanları son derece zehirlidir. Hatta, diğer tüm yılanlardan daha da zehirlidirler.  Bu güzel hayvanlar Avustralya kara yılanları ile akrabadır ve su hayvanlarının aksine, deniz yılanları arada bir nefes almak için yüzeye çıkarlar.

Deniz yılanlarının biyolojisi

Deniz yılanları, suyun derinliklerinde eşsiz bir adapte olma becerisine sahiptir; derilerinin yüzeyinden de oksijen emilimi yapabilirler. Hatta, oksijen ihtiyaçlarının %25’ini bu şekilde karşılayabilirler.

Bu yılanların bir başka evrimsel özelliği de tuza karşı verdikleri tepkidir. Yılanlar karasal hayvanlardır ve diğer deniz canlılarının aksine yüksek seviyedeki tuzu tolare edemezler. Ancak, deniz yılanlarının dillerinin altında ve etrafında özel bezler bulunur ve bu bezler sayesinde vücutlarındaki ekstra tuzu dışarı atabilirler.

Deniz yılanlarının evrimsel son özelliği de pullarıdır. Çoğu kara yılanının pulları, sürekli yere sürtünmeye karşı bedenlerini koruyacak şekilde üst üste geçer.

Deniz yılanlarının bu tarz bir korumaya ihtiyacı yoktur. Bundan dolayı, pulları yumuşaktır ve üst üste binmez. Bunun yerine pulları hidrodinamiktir ve keskin mercanlara karşı bir zırh görevi görür.

deniz yılanı

Deniz yılanı doğası

Deniz yılanları, dünyanın her yerindeki ılık ve sıcak sularda yaşarlar. Çoğu sürüngen gibi soğuk havayı sevmezler. Karayip’ten Avustralya’ya hatta Afrika’nın doğu kıyısına kadar pek çok tropik denizde bu yılana rastlayabilirsiniz.

Nedeni tam olarak bilinmeksizin, deniz yılanlarının yaşamasına uygun şekilde sıcak olsa da, bu yılanlara Atlantik Okyanusunda veya Akdeniz’de  rastlanmaz.

Deniz yılanları, bu geçişi yapan başka hayvanların aksine, ilginç bir şekilde Panama Kanalını veya Süveyş Kanalını geçmeye isteksizdir.

Ölümcül zehir

Deniz yılanı da karadaki kuzenleri gibi zehirlidir. Çok sık sokmasalar da, ısırdıklarında ölümcül olabilir. Kara yılanlarının aksine, deniz yılanları ısırdıklarında çok miktarda zehir enjekte etmezler.

Zehir miktarı az olduğu için, ısırıldıktan hemen sonra çok acı hissedilmez ve belirtileri hemen ortaya çıkmaz. Ancak, ısırıkla vücuda giren zehir az olsa da çok güçlüdür. Tedavi edilmediği durumda 8 ila 12 saatte ölüme neden olabilir.

sarı siyah yılan

Deniz Yılanları Hakkındaki Efsaneler

Deniz yılanları hakkındaki en yaygın efsane, dişleri çok küçük olduğu için bir dalgıcı sadece kulak memesinden veya baş ve işaret parmağı arasındaki ince deriden ısırabildikleridir.

Bu tamamen bir efsanedir. Çoğu su yılanı uysal ve çekingen doğalara sahiptir ve çoğu denizci bu yılanlar ağlarına takıldığında, onları ağlardan kurtarıp denize geri bırakırlar. Ancak, saldırmamaları, saldıramayacakları anlamına gelmez.

Deniz yılanı, açıktaki deriyi ısırıp geçebilir ve çoğu zehirlidir. Bu yüzden zamanında tedavi edilmezse, deniz yılanı ısırığı ölümcül olabilir.

Beslenme ve üreme alışkanlıkları

Bu yılan türünün en sevdiği yiyecek, genelde bütün olarak yuttukları balıklardır. Ayrıca, yılan balığı, kabuklu deniz canlıları ve balık yumurtalarını da yerler.

Deniz yılanı ovovivipar bir yılan türüdür. Yani, yumurtalar çatlamaya hazır olana kadar, annenin vücudunun içerisinde büyürler. Sadece Genus Laticuada türü oviparözdür ve karada yumurtlar.

Yavru yılanlar suyun içinde doğarlar. Bazı türlerin yavruları oldukça büyüktür, annenin yarı boyuna kadar ulaşabilirler.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.