Köpekler Kanserli Hastaları Kurtarmanın Anahtarıdır

Bizlere, köpeklerin sahiplerini ve diğer insanları kanserden kurtarma yetenekleri ile ilgili anlatılan hikayeler her gün biraz daha artar hale geldi. Bu makalemizde sizlere neden köpeklerin insanlarda var olan hastalıkların tespiti için önemli olduğunu ve buna nasıl dikkat etmemiz gerektiğini anlatacağız.

Sahibinde meydana gelen kanser hastalığını “koklayan” köpek Ted

Evcil hayvanların bizim için gözlerini bile kırpmadan hayatlarını feda ettiğini biliyoruz.  Çocukları yangından ya da sel felaketinden koruyan köpekleri de hepimiz duyuyoruz. Ya da terk edilmiş bebekleri kurtaran ya da soygun yapmaya çalışan suçluları önlemek için onlara saldıran köpeklerle ilgili hikayeler de mutlaka görmüşsünüzdür. Ama yine de, tüm bu duyup gördüğümüz haberlere rağmen bir köpeğin sahibine bir hastalığı olduğunu söyleme yeteneğine sahip olması bize garip geliyor.

Bugün sizlere anlatacağımız bu güzel hikayeyi seveceksiniz ve köpeklerin neden insanın en iyi arkadaşı olduğunun bir kez daha farkına varmış olacaksınız.

Ted, Border Collie cinsi bir köpektir ve İngiltere’nin Stockton şehrinde yaşamaktadır. Ted’i evlat edinen şanslı kişi ise 46 yaşında, Josie Conlan isminde bir kadındır.  Köpek Ted, Josie onu evlat edinmeden önce, henüz bir yavru köpek iken hayvan istismarına maruz kalmış ve bu nedenle de hala utangaç ve çekingen bir karaktere sahiptir.

Josie, göğsünde daha önce de var olan küçük kitlelere artık alışmıştı ve bu kitlelerin sıradan ve zararsız kitleler olduğunu düşünüyordu. Fakat bir gün Ted’in tavrı birden bire değişti. Hayvan o bölgeyi sürekli olarak koklamaya devam ediyor ve çok yüksek sesle ağlıyordu. Köpek bu davranışlarını sürdürünce Josie gidip bir doktora görünmeye karar verdi. Yapılan testler sonucu Josie’nin meme kanseri olduğu ortaya çıktı. İyi haber şu ki, hastalık erken teşhis edildiği için, doktorlar çok çabuk bir şekilde davranıp kanserli hücreleri almayı başardılar.

Josie’nin Ted’le ilgili söylediği sözleri sizlere direkt olarak aktaralım. “Bu hayatta ailemizin (Josie evli ve iki kız çocuğu var) başına gelebilecek en güzel hediye Ted oldu.  Ted, onu kurtardığımız için bize her gün teşekkür ediyor ve beni bu hastalıktan kurtarmasının bir sebebi de aslında bana kendince teşekkür ediyor olması.”

Kanser hastalığını “koklayan” köpekler ile ilgili başka hikayeler

Ted, sahibinin vücudunda var olan bir şeyleri tespit eden tek köpek değildir. 1989 yılında bir kadın Londra’da bulunan King’s College Hastanesi’ne geldi. Ve bacağında bulunan bir beni incelemesi için bir doktorla görüşmek istedi.  Kadın, köpeğinin sürekli benin olduğu bölgeyi kokladığını ve aynı zamanda da havladığını söyledi. Muayene sonrası benin henüz başlangıç aşamasında olan Malign Melanom hastalığı olduğu anlaşıldı. Doktorlar, herhangi bir problem yaşanmadan beni kadının vücudundan almayı başardılar. Komplikasyonsuz çıkarıldı.

Claire Guest adında bir kadının köpeği olan Fox Red Lab, sahibinin meme kanseri olduğunu fark ettiği zaman, kadın henüz 45 yaşındaydı. Köpek, sürekli olarak sahibine bakıyor ve göğsüne doğru zıplıyordu. Köpeğinin bu davranışları, Claire’in bedenini kontrol etme ihtiyacı duymasına yol açtı. Ve bu kontrol sonrasında göğsünde küçük bir yumru olduğunu fark etti.

Bu gibi vakalar çok belirleyici olduğu için, bir grup doktor, iki köpeği insanları koklayarak kanser olup olmadıklarını belirlemeleri için eğitmeye karar verdiler.

İşte Charlie (Alman Çoban Köpeği) ve Alfie (Labradoodle)’nin Kaliforniyalı uzman köpekler olması bu şekilde meydana geldi. Bu köpekler kendilerini koku alma duyuları ile hastalıkları tespit edebilmek için adadılar.

Kanser Hastalığını Tespit Eden Köpekler

Köpeklerin burunlarında iki yüz milyondan fazla koku alma reseptörü bulunduğunu bilmek güzel bir şey. Özellikle de insanların burnunda sadece 5 milyona koku alma reseptörünün olduğunu bilirseniz. Bu yüzden köpekler, insanlardan yüz bin kat daha fazla koku algılarlar. Alfie ve Charlie ise, iki tür kanseri tespit etmek için eğitiliyorlar. Bunlar yumurtalık kanseri ve meme kanseri.

Her iki köpeğin de burunları, hastalığın spesifik bir moleküler bileşiğini koklamaktan sorumludur.  Bilim adamları bunu ayırt edemiyor olsa da, hayvanlar bu bileşiğin kokusunu hiçbir sorun yaşamadan algılayabilme yeteneğine sahiptirler.

İngiltere’de ise, farklı bir grup bilim insanı ve doktor, aynı şekilde köpekler üzerinde araştırmalar yapıyor. Bu insanlar, köpekleri uçucu ya da organik kimyasal bileşikleri tespit etme yeteneğine sahip olacakları şekilde yetiştiriyorlar. Bu bileşikler normalde kanser hastası olan insanlarda bulunur.

Bu araştırmada, prostat kanseri olan bir hasta için, köpek hastanın idrarını kokluyor. Bağırsak kanseri için, dışkı örneklerini ve akciğer kanseri için de hastaların nefesini kokluyor.

İngiliz Tıp Dergisi’ne göre, deneye katılan bir labrador, hastanın nefesini kokladığı deneylerde % 95, idrar ve dışkı örneklerini kokladığı deneylerde ise % 98 doğruluk elde edilmiştir.

Bu araştırmada, kanseri olan tüm hastaların hastalığı başlangıç evresindeydi.

Ana fotoğrafın kaynağı: www.abc.es