Kaya Balığı: Kamuflaj Ustası

Kaya balıkları dünyadaki en zehirli ve ölümcül balıklar olarak kabul edilirler ve ayrıca harika bir kamuflaj sanatçısıdırlar. Yaşam alanlarına giren masum yüzücüleri yemeği severler.
Kaya Balığı: Kamuflaj Ustası

Son Güncelleme: 29 Şubat, 2020

Bu canlı kayaya benzese de aslında bir kaya değildir. Kaya şeklini alan ve şüphesiz ona dokunan herhangi bir kişiye zarar verebilen yaşayan bir canlıdır. Kaya balığı, grimsi veya kahverengimsi kayalara gizlenerek kendini kamufle eden ölümcül ve zehirli bir türdür.

Açık sularda yüzerken gördüklerinde insanların bu balığı bir kaya ile karıştırmaları büyük olasılıktır. Bu balıkların üzerine basmak son derece tehlikeli bir durumu ortaya çıkarabilmektedir. Balığın üzerine bastığınızda dikenlerindeki güçlü zehri açığa çıkarırlar.

Bu zehir zamanında tedavi edilmezse, toksin bireyi öldürebilecek kadar dayanılmaz bir ağrıya ve felce neden olur. Ancak, bu canlı saldırgan bir balık değildir ve kışkırtılmadıkça saldırmaz. Savunma mekanizması ancak birisi yanlışlıkla üzerine basarsa devreye girer.

Kaya balıklarının fiziksel görünümü

İsminden de anlaşılacağı gibi, kaya balığı bir kayaya veya denizin dibindeki bir moloz parçasına benzer. Bununla birlikte, yakından bakarsanız bazı ilginç özelliklerini daha görürsünüz.

Çoğu kaya balığı kahverengi veya gri renktedir ayrıca vücutlarında sarı, turuncu veya kırmızı lekeler bulunur. Dere ağzı kaya balığı genellikle kahverengi veya kırmızımsı kahve renktedir. Bu hayvanların bazılarında sünger gibi görünen turuncu uzantılar bulunur ve bu uzantılar onların bir mercan resifi kalıntısı gibi görünmelerine olanak sağlar.

Yüzen kaya baliği

Genellikle, bu balıklar 35 santimetreye kadar uzayabilirler. Bununla birlikte, 50 santimetre boyunda olan bazı türlerinin de olduğu kaydedilmiştir. Ayrıca yaklaşık 2.5 kilo ağırlığında gelebilmektedirler.

Böceğe benzeyen kocaman gözleri vardır. Dere ağzı kaya balıklarının gözleri daha yukarıdadır ve sırtları ile ayrılırlar. Öte yandan, resif türlerinin gözleri, onları ayıran derin bir çukura sahiptir.

En dikkat çekici özelliklerinden biri de iğne şeklinde şekillendirilmiş sırt yüzgecidir. Basınca karşı duyarlı olan zehirli bezleri bu yüzgecin temelinde yer alır. Ayrıca sırt yüzgecinde 13 keskin diken bulunur ve bu dikenler tehdit altındayken kendini savunmak için yukarı kalkarlar.

Sırt yüzgeci üzerindeki bu 13 dikene ek olarak, balık iki pelvik dikene ve üç anal dikene sahiptir. Ancak, bunlar derisinin altına gömülü şekildedir. Herhangi bir pulu yoktur ve gömülü derisi, ona kaba bir kaya görünümü kazandırır.

Yaşam Alanı ve Üremesi

Kaya balığı, Hint ve Pasifik okyanuslarının kıyı bölgelerinde ve Avustralya’nın kuzeyindeki sularda yaşar. Mercan resifleri bu balığın ana yaşam alanıdır. Bununla birlikte, kayalık alanların yakınında ve altında veya gelgitin geldiği çamur ve kumluk alanlarda yaşayabilirler.

Kaya balıkları büyük ölçüde deniz tabanlı balıklar olmalarına rağmen, bazıları nehirlerde de yaşayabilirler. Hem resif hem de dere ağzı kaya balığı aynı üreme modeli sergilerler. Dişi, döllenmemiş yumurtalarını içinde taşır, sonra denizin dibine veya bir kayaya bırakır.

Kaya balığı dinleniyor

Erkek balık bu bölgeye ulaştığında spermini yumurtaların üzerine püskürtür. Yumurtalar döllendiğinde, yavrular üç gün içinde yumurtadan çıkarlar. Yumurtadan yeni çıkan yavru balıklar diğer balıklar için kolay bir av olma eğilimindedirler, bu nedenle bu yavrulardan sadece birkaçı hayatta kalır ve yetişkinliğe ulaşır.

Diğer ilginç bilgiler

Kaya balığı esas olarak küçük balık ve karideslerle beslenir. Sabırlı bir avcı balıktır ve sürpriz bir şekilde saldırmadan önce avına ulaşmak için saatlerce onu bekler.

Bazen, kuma sadece başının ve dikenlerinin görüneceği şekilde gömülür. Avı başının arkasındaysa, avı korkutmak için omurgasını yükseltir ve ardından avını saldırı bölgesine doğru yaklaştırır.

Bunun haricinde nörotoksin içeren bu dikenlerin alt kısmında zehirli bezler bulunur. Bu iğneler şiddetli ağrı ve şişliğe neden olabilirler. Ayrıca dikenlerin batma, giriş derinliğine ve cilde nüfuz eden omurga sayısına bağlı olarak doku ölümü ve felç vakası gerçekleşebilir.

Zehri serbest bıraktıktan sonra bezlerin yenilenmesi için birkaç haftaya ihtiyaçları vardır. Balıkların saldığı zehir miktarı, mağdurun kendilerine uyguladığı baskı miktarına bağlıdır.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.