Denizanaları Hakkında Altı İlginç Bilgi

Denizanaları kötü bir üne sahip omurgasız hayvanlardır fakat bu onların yine de büyüleyici canlılar olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Bugünkü yazımızda, denizanaları hakkında altı ilginç özelliğe yer vereceğiz.
Denizanaları Hakkında Altı İlginç Bilgi

Son Güncelleme: 12 Mart, 2021

Özellikle yaz aylarında kötü ünleri daha da yayılıyor olsa dahi denizanaları inanılmaz hayvanlardır. Buna rağmen, morfolojik, biyolojik özellikleri ve yaşama biçimlerine dair hala bilinmeyen pek çok şey bulunuyor. Bundan ötürü bugünkü yazımızda, denizanaları hakkında altı ilginç bilgiye yer vereceğiz.

Denizanalarına yazın, havalar ısındıkça sahillerde rastlayabilirsiniz fakat esasında bu canlılar farklı farklı derinlik ve iklimlerde yaşayabilirler. Bu etkileyici canlılar dünyanın dört bir yanındaki çeşitli okyanuslarda hayatlarını sürdürebilirler. Denizanaları hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız okumaya devam edin!

Denizanaları Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Denizanaları, mercan ve anemonların da bulunduğu sölenteralar grubuna aittir. Bu omurgasız hayvanlar zil şeklinde, jel formunda bir vücuda sahiptir ve vücudundan uzun, diğer canlıları sokmalarına yarayan dokunaçlar sarkar.

Bu şahane omurgasız hayvanlar gezegenimizde uzun süredir var olan, çok eski zamanlardan kalma canlılardır. Kayda geçen en eski fosil 500 milyon yıl kadar öncesine, Kambriyum Dönemi’ne dayanmaktadır.

Denizanaları hakkında bilinmeyenler

Denizanaları Hakkında İlginç Bilgiler

Denizanaları hakkında bilmediğiniz pek çok şey bulunuyor. Deniz yaşamı karadakine göre oldukça farklıdır ve bundan ötürü de su altında yaşayan inanılmaz canlılar hakkında sınırlı bilgiye sahibiz. Şimdi sizlerle denizanaları hakkında altı ilginç bilgiyi paylaşacağız.

1. Denizanaları Her Zaman Aynı Şekilde Bulunmazlar

Denizanaları doğuştan yüzgeçli tipik vücutlarına sahip olmazlar. Kulağa ilginç gelse de aynı türe ait yaşam döngüsünde farklı yaşam formları görülür.

Çoğu sölentera alt katmana bağlı yaşadıkları tek bir fazda yaşamlarını sürdürür ve bunlara polip adı verilir. Diğer bir faz ise özgür kaldıkları ve denizanası olarak hayatlarını sürdürdükleri fazdır. Polipler sesil canlılardır, silindir şeklindedirler ve filizlenme yoluyla küçük efiralara bölünürler.

Efiralar küçük denizanalarına benzerler ve ani kasılma hareketleriyle serbest bir şekilde yüzerler. Büyüdükçe üreme yetisine sahip denizanalarına dönüşür, deniz tabanında yaşamını sürdüren ve sonra da yeni yaşam döngüsünde poliplere dönüşen küçük larva ya da planulalar üretirler.

2. Denizanalarının Beyni ya da Kalbi Yoktur

Denizanalarının sinir sistemi son derece basit nöral ağlardan meydana gelir ve bu sayede hareketlerini kontrol edebilir, uyaranlara yanıt verebilirler fakat işlevleri yerine getirebilecek bir beyinleri yoktur. Oksijen difüzyonu doku seviyesinde olduğu için bir dolaşım ya da solunum sistemleri de bulunmaz.

Buna rağmen bu canlıların uyuma gibi beyin fonksiyonlarını gösterdikleri görülür ve dolayısıyla uykunun evrimsel anlamda korunan bir işlev olduğu düşünülür. California Teknoloji Enstitüsü (CalTech)’nde görev yapan araştırmacılar bu durumu Cassiopeia denizanalarının uyku döngülerini incelerken keşfetmişlerdir.

3. Denizanalarının %90’ı sudur

Çan adı verilen vücutlarının ana bölgesi, arasında su dolu ve durağan bir materyal yer alan iki ince hücre katmanından meydana gelir. Denizanasından daha basit bir canlıyla karşılaşmak pek de mümkün değildir.

4. Denizanalarının Dokunaçları Neden Tehlikelidir?

Tüm denizanaları sokmaz fakat sokanlar çok ciddi ve ağrılı yaralanmalara yol açabilir. Dokunaçlarda knidosit denen can yakıcı hücreler bulunmaktadır.

Bu hücreler sölenteralara özgüdür ve avcılara karşı savunma mekanizması olarak veya avlanmak için can yakan bir salgı ortaya çıkarırlar.

Denizanalarının iğneleri yavaş çekimde gözlemlenirse knidositlerin yay gibi işlediğini ve zehirli bir ok gibi kurbanın derisine bir salgı zerk ettiği görülür. Ölü denizanalarının da iğneleri vardır ve bundan ötürü elle tutulacaklarında dikkatli olunması gerekmektedir.

Tabii önceden de belirttiğimiz gibi tüm denizanaları sokmazlar. Palau Adaları gibi milyonlarca altın denizanasıyla huzur içinde yüzebileceğiniz yerler vardır.

5. Denizanaları Hakkında İlginç Bilgiler: Dev Denizanaları da Vardır

Cyanea capillata türü ya da daha bilinen adıyla aslan yelesi denizanası dünya üzerindeki en büyük denizanası türüdür. En uzun dev denizanası 21 metre çapında bir vücuda ve 36 metre uzunluğunda dokunaçlara sahiptir, 1870 senesinde Massachussetts kıyılarında bulunmuştur.

6. Denizanaları Ölümsüz Müdür?

Çoğu denizanası, türden türe değişiklik gösterecek şekilde, birkaç saatten birkaç aya kadar değişkenlik gösteren bir yaşam süresine sahiptir. Fakat burada istisnai bir durum söz konusu. Turritopsis nutricula  hücrelerini kök hücrelerle aynılaştırabildiği için yaşam döngüsünü tersine çevirebilen tek canlıdır.

Bu tür yaşam döngüsünü tekrar başlatarak polip haline dönebilir.

Denizanalarının yaşam döngüsü

Denizanaları hakkında paylaştığımız bu ilginç bilgilerin ne kadarını duymuştunuz? Artık bu tarih öncesinden günümüze canlılığını sürdüren ve bilim dünyasını büyülemeye devam eden hayvanlar hakkında çok daha fazla bilgiye sahipsiniz.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Gili, J. M., & Nogué, S. (2006). Toxicidad por picadura de medusas. Jano1816, 45-46.
  • Vera, C., Kolbach, M., Zegpi, M. S., Vera, F., & Lonza, J. P. (2004). Picaduras de medusas: actualización: An update. Revista médica de Chile132(2), 233-241.
  • Fischman, J. (2016). Las medusas, unas nadadoras excelentes. Investigación y ciencia.
  • Thomas, L. (1995). The medusa and the snail: More notes of a biology watcher. Penguin.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.